Özel Okullar, Eğitimde Fırsat Eşitliği İlkesine Nasıl Zararlar Veriyor?

Collab – Online Learning Platform

Giriş

Bu yazımızda özel okulların eğitimde fırsat eşitliği ilkesine nasıl ve ne gibi zararlar verdiğini ele alacağız. İnsanları özel okullara iten nedenlerle birlikte her yönüyle konuyu değerlendireceğiz.

Öncelikle neden bu konuyu ele aldığımızı açıklayalım. Bilindiği üzere üniversitelere yerleşmek için girilen YKS’ye etki eden tek şey TYT ve AYT oturumları değil!

OBP Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Öğrencilerin dört yıllık lise eğitimleri sürecinde elde ettikleri puanlar üzerinden hesaplanan OBP (Ortaöğretim Başarı Puanı) söz konusu. Yerleştirme puanına etkisi şu şekilde; 50 ve 100 arasında oluşacak olan diploma notunuzun %60'ı size ortaöğretim başarı puanı olarak eklenir.

Kısacası mezuniyet ortalamanızı 0.6 ile çarpmanız, OBP olarak eklenecek puanınızı ortaya çıkaracaktır. Örneğin 80 puan ortalamasıyla mezun olan bir öğrencinin OBP’si 80x0.6= 48 puan olacaktır.

OBP Fırsat Eşitliğini Nasıl Bozuyor?

OBP'nin, eğitimde fırsat eşitliği ilkesi adına sorun çıkaran kısmı neresi diye soracak olursanız şimdi aralarındaki bağlantıyı kuracağız. Pek çoğumuz, kendimiz yaşayarak veya etrafımızdan duymak üzere genellikle özel okullarda öğrencilere yüksek puanlar verildiğini biliyoruz. Hatta bazı insanların tam olarak bu nedenle özel okullara yöneldiğini de biliyoruz.

Çünkü basit bir hesapla devlet okulunda 70 puan ortalama ile mezun olmakla özel okuldan 90 puan ortalama ile mezun olmak arasında 12 puanlık bir fark oluşuyor ve bu sadece kişinin özel okula erişebilme olanağının varlığıyla ilgili!

Üstelik bu öğrenciler YKS gibi milyonlarca öğrencinin katıldığı sınavlarda bir puanın bile ne kadar önemli olduğu öğretisiyle yetişirken ortada böyle bir durum olması milli eğitimimizin temel ilkelerinden olan fırsat eşitliği ilkesiyle taban tabana ters düşüyor.

Bunun sonucunda ortaya çıkan tablo ise tamamen doğrusu meçhul sorular silsilesini doğuruyor. Devlet okuluna bağlı okullarda görev yapan öğretmenler ne yapmalı? Çocukların öğrenmelerini değerlendirmek için yapacakları sınavları idealist ve adil bir şekilde yönetip gerçeğe yakın sonuçlar elde etmeye mi çalışmalı? Bu sonuçlarla öğrenme eksiklerini tespit edip buna yönelik bir çalışma mı yapmalı? Tüm bunlar için öğrencilerin OBP’sinin düşmesini düşünmemeli mi?

Ya da özel okullarında genelinde öğrencilerin puanlarının yüksek tutulmasını göz önünde bulundurarak kendi öğrencilerinin de yüksek puan alması için ne kadar öğrendiklerini değerlendirmek yerine yüksek puan almalarını mı öncelikli hale getirmeli?

Peki özel okullarda görev yapan öğretmenler ne yapmalı? İnsanların çocuklarının başarıları için satın aldıkları (!) eğitim yatırımlarının en iyi şekilde sonuç vermesi için işinden olmamak adına yüksek puanlar mı vermeli? Yoksa meslek etik değerlerine sahip çıkıp mesleğinden olmayı mı tercih etmeli?

Bu durum öğrenci velileri tarafından nasıl görülüyor? Özellikle Türkiye’de çocuklarına en iyi imkanları sunmak için elinden gelen her şeyi fazlasıyla yapmaya çalışan ebeveyn prototipi çok yaygındır. Çocuğunun birkaç adım geride kalmaması için astronomik rakamlar ödemeli mi ödememeli mi?

Peki öğrenciler ne yapmalı? Özel okula gitme imkanı olan arkadaşlarına karşı içten içe öfke beslemeli mi? Ya da kendisi bu imkana sahip olamadığı için üzülmeli mi? Veya gelişmesi muhtemel bu duyguları nasıl yöneteceğini öğrenmek için enerji harcamalı mı?

Görüldüğü üzere bir çok soru var. Bu sorulardan bazılarına cevap vermek hayli zor. Sorulara cevap vermek yerinde ortadaki bu sorunlara çözüm bulmak ve soruların ortadan kaldırılması en sağlıklı yol olarak görünüyor.


Çerez Politikası

Bu web sitesini kullanarak, çerezleri kullandığımızı otomatik olarak kabul etmiş olursunuz. Gizlilik ve Çerez Politikası